• ISO 15189 ULUSLARARASI AKREDİTASYONA SAHİP ANKARA 'NIN EN YENİ LABORATUVARI
  • SAĞLIĞINIZ BİR YOLCULUKTUR REHBERİNİZ ERBİL TIP LABORATUVARI OLSUN
  • SADECE SAĞLIKLI OLDUĞUNUZU DÜŞÜNMEYİN SAĞLIKLI OLDUĞUNUZU BİLİN
  • 30 YILLIK TECRÜBE İLE DOĞRU SONUÇ , DOĞRU TANI
  • SAĞLIKLA KALIN, AKTİF KALIN, EGZERSİZ YAPIN, DOĞAL BESLENİN,EĞLENİN, SEVİN, GÜLÜN.
  • TAHMİNLERİ SAĞLIĞINIZDAN ÇIKARIN
MENU
Testlerim
Listeye herhangi bir test eklenmedi.

3.4 Milyar Dozun Ardından Covid-19 Aşıları

Image

09 EYLÜL 2021, PERŞEMBE

Aslında, koronavirüs terimine ilk olarak 2003 yılındaki şiddetli akut solunum sendromu (severe acute respiratory syndrome, SARS) salgınından dolayı aşinayız. Bildiğimiz üzere COVID-19 ve SARS’a neden olan koronavirüslerdir. Pek çok türü olduğu bilinen koronavirüsler arasında SARS’a neden olan virüs SARS-CoV olarak bilinirken, COVID-19’a neden olan virüs SARS-CoV-2 olarak bilinir. Benzer isimlerine rağmen, COVID-19 ve SARS’a neden olan koronavirüsler arasında bazı farklılıklar gözlemlenir. Örneğin yeni tip koronavirüsün daha farklı bir genomik evrime sahip olmasının virüsün meydana getirdiği hasarın daha fazla olmasına neden olduğu düşünülmektedir. (Zoppi, 2021)

Küresel olarak milyonlarca insanı etkileyen COVID-19, asemptomatik hastalık seyrinden grip benzeri semptomlara kadar çeşitli klinik belirtilerle karakterizedir. Epidemiyolojik çalışmalar; yaşlılarda, özellikle kardiyovasküler bozukluklar ve diyabet gibi kronik hastalıkları olan bireylerde daha yüksek risk olduğunu göstermiştir. (Muhammad Shoaib, 2021)

Aşılama ve bağışıklamanın, immün sistemi güçlendirmede ve hastalıkları önlemede etkili olduğuna inanılmakta. Ocak 2020’de koronavirüsün genetik dizisi ortaya çıktıktan sonra, aşı geliştirme için en uygun adayı bulmak için kapsamlı araştırmalar yapılmaya başlanmıştır. Aşılar; DNA bazlı, RNA bazlı, protein bazlı, zayıflatılmış viral vektör temelli moleküler yaklaşımlarla geliştirilebilmekte. Ayrıca aşılar, kullanılan teknolojinin türüne bağlı olarak; özellikleri, dozaj, depolama ve üretim ölçeklenebilirlikleri açısından farklılık gösterirler. 

Aşılar neden önemlidir? 

Aşıların üç temel işlevi vardır: 

İlk olarak, enfekte olanlar için hastalığın şiddetini azaltırlar. Böylece, savunmasız kişileri doğrudan koruyabilir ve ciddi sağlık etkilerini ve hatta enfeksiyonla ilişkili ölümleri azaltmaya yardımcı olabilirler. İkincisi, aşılar, hastalığa karşı bir miktar bağışıklığa sahip olduklarından, ilk etapta maruz kalan kişinin enfekte olma olasılığını azaltabilir. Enfekte olan insanlardan duyarlı kişilere bulaşmasını azaltmaya yardımcı olması, aşıların değerini arttırmaktadır. SARS-Cov-2’ye karşı aşılar hala çok yeni ve hakkında bildiklerimiz gün geçtikçe artmakta, ancak erken kanıtlar aşıların COVID-19 bulaşmasını azalttığını gösteriyor.

Aşı pazarının doğası nasıldır? 

Aşıların geliştirilmesi kamu tarafından finanse edilir ve üniversiteler, ilaç laboratuvarları ve ilaç şirketleri tarafından geliştirilir. Araştırmaların ilk aşamalarının çoğu, üniversitelerde yürütülmekte. İlaç şirketleri ise; medikal inovasyonlar, klinik deneyler ve nihayetinde bunları yönetebilecek yetkin araştırmacıları çalıştırmak için gerekli fonlara, kapasiteye ve deneyime sahiptir. 

Ulusal hükümetler sürecin farklı aşamalarında rol oynar. Temel araştırmalar için ilk finansmanı sağlayabilir (“push-funding” olarak bilinir) ve aşıların son alıcıları olabilir (‘pull-funding’ olarak bilinir). Bir anlamda hükümetler, yatırımcılar ve alıcılar olarak ikili bir rol oynarlar. 

Aşı pazarının olağandışı olmasının başka bir sebebi pazarın her iki tarafında da oldukça yoğun ilgi görmesidir. Başka bir deyişle, aşı üreten çok az firma ve nispeten az sayıda aşı alıcısı bulunur. COVID-19 bu durumu değiştirmiş olsa da sadece dört ilaç firması 2019’da küresel aşı gelirinin %90’ını oluşturmaktaydı. Alıcılar ise, çoğunlukla ulusal hükümetler, ulusal sağlık hizmetleri ve ayrıca tedarikle ilgilenen alıcılardan oluşur. Aşı pazarının bu özellikleri onu diğerlerinden ayırmaktadır.

Aşı satıcıları kimdir? 

Farmasötik araştırmaların diğer alanları gibi, küçük şirketler ve kamu sektörü de erken aşamadaki araştırmalarda önemli roller oynamaktadır. Ancak araştırmaların belli bir aşamasından sonra, klinik deneyler yürütme, yasal onay alma ve dağıtılacak aşıları üretme konusunda uzman oldukları için, terapötik ürünler büyük şirketler tarafından devralınma eğilimindedir. Satıcılar da bu düzenden ötürü, büyük ilaç şirketlerinden oluşur.

Dünyada rutin olarak kullanılan aşıların büyük çoğunluğu ‘off patent’dir ve bunlar jenerik ilaç üreticileri tarafından üretilmeye yatkındır. Off patent, bir ilacın veya aşının artık patent kısıtlamalarına tabi olmadığı ve herhangi bir ilaç şirketinin güvenli bir şekilde yapabileceğini gösterdiği sürece üretebileceği anlamına gelir.

Aşılar patent koruması altında olduğunda (sadece geliştiren firma, geliştirdiği ürünü üretme hakkına sahip olduğunda) belli bir üretim rekabeti görülmez. Aynı aşının başka tedarikçiden elde etme seçeneği olmadığından alım talebi yükseltir, fiyat belirlerken de herhangi bir rakip bulunmadığından istenilen paha biçilebilir. 

Patent koruması altında olmayan aşılarda ise fazlasıyla rekabet görülür, patent olmadığından çok sayıda üretici tarafından üretilen ürün, piyasaya çeşitlilik sunar. Böylece patentsiz ürünlerin market değerini rakiplerin belirlediğini görürüz.

Günümüzde halk sağlığı optimizasyonu için aşıların çoğunluğunda patentler kaldırılmıştır. Sonuç olarak, dünyadaki aşıların büyük çoğunluğu için hem fiyatlarının hem de marjlarının çok düşük olduğunu söyleyebiliriz çünkü patent koruması altında değillerdir.

Aşılar nasıl ödenir ve aşı geliştirilmeleri nasıl finanse edilir?

Çoğu aşı inovasyonu, hükümetlerin erken aşamadaki bilimsel hibe fonları ile tüm farmasötik araştırmaları teşvik eden piyasa teşviklerinin birleşiminden gelir -yani ilaç şirketleri, gelecekteki satışlardan para kazanacaklarını bilerek yatırım yaparlar. COVID-19 için aşıların geliştirilmesi, normal uygulamanın bir istisnası olmuştur. Normalde yeni bir aşının üretilmesi yaklaşık on yıl sürer ve 2020’den önce en hızlı rekor dört yıldan fazla sürmüştür: Bu aşı, 1960’larda geliştirilen bir kabakulak aşısıdır. 

Aşı geliştirme süresinin uzunluğunun bir nedeni, şirketlerin başarılı olup olmayacağına dair iyi bir fikre sahip olana kadar yeni bir ürün geliştirmeye büyük yatırımlar yapmak istememeleridir. Yatırımı destekleyecek veriler olmadan fabrika inşa etmenin, doz ayarlamanın ve büyük ölçekli denemeler yürütmenin pahalı olması, çoğu ürün için ekonomik kaynakları dikkatli kullanmaya iter. Yine de COVID-19 aşı üretimini hızlandırmanın faydaları hem sağlık sonuçlarını iyileştirmek hem de ekonomiyi korumak için önemli görülmekte. Birçok hükümet, üreticilerin ek maliyetler konusunda endişelenmeden (güvenli olduğu kadar) süreci hızlandırabilmeleri için aşı Ar-Ge’sinde “de-risking”e büyük yatırımlar yaptı. Başka bir deyişle, hükümetler devreye girdi ve araştırmayı finanse etmeye, maliyetleri karşılamaya ve üzerinde anlaşılan fiyatlardan aşı satın almaya söz vererek mali sonuçlar hakkında endişelenmeden, belirsiz umutları olan aşı adaylarını takip edebilme imkanı sundular.

Aşılara nasıl maddi değer biçilir? 

Çoğu üründe olduğu gibi, aşı fiyatları onları üreten şirket veya şirketler tarafından belirlenir ve bunu, alıcıların tahmini ödeme miktarı ve üretim maliyetlerinin kombinasyonuna dayalı olarak yapılır.

Bir aşının patenti alınmamışsa, alıcıların ödeme istekliliği rakipler tarafından talep edilen fiyata bağlıdır; değilse, alıcının ürüne nasıl değer verdiğine göre belirlenir. Bir ürün hala patentliyken, etkin bir rekabet yoktur ve bu nedenle alıcının değeri yüksekse satıcı yüksek bir fiyat talep edebilir. Ürün patent dışıysa, rekabet fiyatları düşürme eğiliminde olacak ve alıcılar buna göre fayda sağlayacaktır. Devletler tipik olarak aşıların ana alıcısıdır ve çoğu ilacın özel olarak satın alındığı ülkelerde bile rutin aşılar genellikle devlet tarafından satın alınır.

Hükümetler, farklı yerlerde farklı stratejiler kullanarak aşılara mali değer verir ancak dünyanın çoğu yerinde resmi sağlık teknolojisi değerlendirmelerini kullanmaktadırlar. Bunlar, alternatiflerle karşılaştırıldığında, maliyetine ve her seçenekten elde edilebilecek sağlık yararlarına bakar. Ardından, gerekli finansmana dayalı olarak, bir hükümet bu aşının kendileri için uygun maliyetli olup olmadığına karar verebilir.

Aşılar, genellikle sağlığı iyi olan insanlara uygulandığından, onlar için yüksek fiyatlar ödemek için daha az baskı vardır. Somut bir sorunu çözmek, henüz gerçekleşmemiş bir sorunu önlemekten daha acil görünebilir ve önleyici politikaların faydalarına işaret etmek, onları yürürlüğe koyan hükümetler için daha az başarı olarak görülebilir.

COVID-19 aşıları biraz farklı bir durumu ortaya koyuyor. Çünkü bu hastalığa karşın oluşan korku diğer hastalıklardan çok daha fazla. Sağlık ücretinin yanı sıra bu korku, pandemi sırasında görülen yaygın ekonomik hasar ve sosyal bozulmanın bir sonucudur. Böylece aşının faydaları insanın fiziksel sağlığının ötesinde hissedilir.

Önde Gelen Aşıların Tanıtımı

1. Nükleik Asit Aşıları Aşıları

1.1 Moderna 

İlk olarak 16 Mart 2020’de insan denemeleri için kullanılan RNA bazlı aşıdır. Bu aşı, bir Birleşik Devletler şirketi olan Moderna tarafından geliştirilmiştir. Faz I sonuçları, kırk beş gönüllüde koruyucu antikorların geliştirildiğini gösterdi. Optimal doz ve aşının etkinliği de ilk aşamada kararlaştırıldı. 30.000 katılımcı testin üçüncü aşamasına katılmıştır ve aşı üç ay boyunca koruma göstermiştir. Aşının etkinliği %94,1 olup, Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından 17 Aralık 2020 tarihinde acil kullanım için onaylanmıştır.

Dozajı: 2 doz 28 gün ara ile uygulanır.

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 39

Doz Başına Düşen Fiyatı: 15-18 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Yaklaşık 2 milyar doz

Etkinlik: Yaklaşık %95. Görünüşe göre hastaneye yatmayı ve ölümü önlemede %100.

1.2 Pfizer ve BioNTech 

Bir başka RNA bazlı aşı, Pfizer ve BioNtech tarafından geliştirilmiştir. Otuz bin sağlıklı birey katılımı ile yapılan üçüncü aşama denemeleri, aşının etkinliğinin %95 olduğunu göstermiştir. Aşının etkililik düzeyinde; farklı ırk grupları, farklı yaşlar ve diyabetli bireylerde farklılık görülmemiştir. Kanada, Meksika ve Amerika Birleşik Devletleri, üçüncü denemenin olumlu sonuçları nedeniyle acil kullanımlar için aşıyı onayladı. Aşı kullanımı sonrası yorgunluk, kas ağrıları ve ateş rapor edildi. 

Dozajı: 2 doz 21 gün ara ile uygulanır.

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 69

Doz Başına Düşen Fiyatı: 15-18 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Ortalama 5 milyar doz

Etkinlik: Yaklaşık %95. Araştırmalara göre hastaneye yatmayı ve ölümü önlemede %100.

1.3 AstraZeneca 

Oxford Jenner Enstitüsü, Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca işbirliği yaparak bir COVID-19 aşısı (AZD1222) geliştirdi. Deneme aşaması I ve II sırasında, ciddi bir olumsuz vaka bildirilmemiştir. Denemelerin üçüncü aşamasında aşı, Güney Afrika, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Brezilya dahil dünyanın farklı ülkelerinde yaklaşık 30.000 kişi üzerinde test edildi. Yakın zamanda yayınlanan faz III sonuçlarına göre bu aşının etkinliği %90’dır.

Dozajı: 2 doz 28 gün ara ile uygulanır.

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 49

Doz Başına Düşen Fiyatı: 2.19-5 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: 3 ile 3.5 milyar arası doz

Etkinlik: Şu anda yaklaşık %70.

1.4 Sputnik V 

Sputnik V, Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirildi. Sputnik V, Rusya tarafından onaylandı. 40.000’den fazla kişinin katıldığı faz III sonuçları, SARS-CoV-2’ye karşı %90’dan fazla etkinliği olduğu görülmüştür.

Dozajı: 2

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 67

Doz Başına Düşen Fiyatı: 10-27.5 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Yaklaşık 900 milyon doz

Etkinlik: %91.4

1.5 Johnson ve Johnson

Johnson & Johnson (J&J), 15 Kasım’da Janssen COVID-19 aşısının ikinci bir küresel Faz III denemesini başlattığını duyurdu. Dünya çapında 60.000’e kadar gönüllü katılımını bekleniyor. Diğer üç aşı adayının tümü yaklaşık 28 gün arayla iki doz gerektirirken, J&J aşısı yalnızca tek bir doz gerektirir. 

Faz III denemesi, tek seferlik aşının, aşılamadan 28 gün sonra orta ile şiddetli COVID-19’u önlemede, %66 etkili, 49. günden sonra %100 etkinlik gösterdiğini göstermiştir.

Aşı, şirketin AdVac teknoloji platformunu kullanıyor. Bu teknoloji aşının stabilizasyonunu arttırırken, taşınabilirliğini kolaylaştırdığından büyük avantaj olarak karşımıza çıkmakta. Nisan 2021’de CDC ve FDA, Johnson & Johnson COVID-19 aşısının dağıtımına ara verilmesini önerdi. 

Dozajı: 1

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 45

Doz Başına Düşen Fiyatı: 8.5-10 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Ortalama 1.6 milyar doz

Etkinlik: J&J’in küresel klinik çalışmasında, semptomatik COVID-19 enfeksiyonlarını önlemede %66 başarı göstermiştir (ABD’deki oran: %72). Hastaneye yatışları ve ölümü önlemede %100 etkili olduğu görülmektedir.

İnaktive Edilmiş Virüs Aşısı 

Sinovac

Çin’deki bir ilaç şirketi olan Sinovac tarafından üretilen inaktive edilmiş bir virüs aşısıdır. Bu aşıda, antijene karşı bağışıklık arttırıcı madde olan alüminyum adjuvanlar kullanılmaktadır. Formülasyonda adjuvan olarak alüminyum kullanımı tartışmalara sebep olsa da, klinik denemelerin I. ve II. aşamasında 743 gönüllü aşılandı ve herhangi bir olumsuz vaka olmadı. 03 Temmuz 2020’de bu aşı, üçüncü aşamaya geçmek için onay aldı.

Dozlar: 2

Kullanım yetkisi veren ülke sayısı: 22

Doz Başına Düşen Fiyatı: 9.50-32.52 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Yaklaşık yarım milyar doz

Etkinlik: Klinik araştırmaya bağlı olarak %50,38 ile %91,25 arası 

Protein Bazlı Aşılar 

Novavax 

NVX-CoV2373 (Novavax), viral proteinden elde edilen bir antijen üretmek için SARS-CoV-2’nin genetik dizisinden rekombinant nanoparçacık yeniliği kullanılarak geliştirilmiştir. Bu, bir adjuvan (Matrix-M) ile birleştirilir. Klinik öncesi incelemelerin etkileri, virüsün hedef aldığı insan reseptörlerine başarılı ve daha etkili bir şekilde bağlandığını gösterdi. Faz I / II ön çalışmaları Mayıs 2020’de başlatıldı. 

Dozajı: 2

Doz Başına Düşen Fiyatı: 3 dolar

COVID-19 Aşı Tedarik Anlaşmaları: Yaklaşık 2.5 milyar doz

Etkinlik: %90,4